Beyin damar tıkanıklığında ilk 6 saatin önemi

Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi, İyi Klinik Uygulamalar Programı’nda Önemli Bir Etkinliğe Ev Sahipliği Yaptı

Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi, ‘İyi Klinik Uygulamalar Temel Eğitim Programı’ kapsamında önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Toplantıda klinik araştırmalardaki güncel gelişmeler, bilimsel etik ilkeler, uygulama deneyimleri ve gelecek vizyonu ele alındı. Toplantının ev sahibi olan Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Merkez Müdürü Prof. Dr. Birol Özer, merkezin büyüklüğünü, altyapısını ve araştırma kapasitesini anlattı.

Klinik uygulamaların önemine vurgu yapan Prof. Dr. Özer, Adana’da 26 Haziran 1998’de başlayan sağlık hizmetlerinin bugün 700 binin üzerinde poliklinik hizmeti, 576 yatak kapasitesi, yılda 3 milyon laboratuvar testi ve 20 bin ameliyatla Türkiye’nin referans kurumlarından biri haline geldiğini belirtti. Özellikle beyin damar tıkanıklıklarında zamanında yapılan müdahalelerin hastanın yaşam kalitesini belirlediğini ve bu süreçleri başarıyla yönettiklerini ifade etti. Klinik uygulamaların sadece tedavi geliştirmek değil; nitelikli bilgi üretmek, etik değerleri yaşatmak ve sağlıkta kaliteyi sürdürebilmek olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Özer ayrıca merkezin sadece hasta tedavisiyle değil, bilimsel üretim ve eğitime katkısıyla da öne çıktığını belirterek, “Aile hekimlerine yönelik her ayın son perşembe günü düzenlediğimiz eğitimler ve yılda 50’nin üzerindeki bilimsel etkinlik, araştırma kültürünü yaygınlaştırmadaki kararlılığımızın göstergesidir” diye konuştu.

Prof.Dr. Ahmet Ayar: Mevcut Sayıyı Artırmak Zorundayız

Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ayar, klinik araştırmalarda ülke vizyonunu net ifadelerle ortaya koydu. Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nun ‘üreten, koruyan, geliştiren’ yaklaşımıyla başlayan dönüşüme vurgu yapan Ayar, klinik araştırmaların bu sürecin önemli bir parçası olduğunu belirterek, “Klinik araştırmalarda ülke olarak olması gereken seviyeye ulaşmak için hedefimiz çok net: Mevcut araştırma sayılarını katlayarak artırmak. Bu yalnızca bir nicelik artışı değil; nitelikli, bilimsel, güvenli ve etik değerlere dayalı bir büyüme olmalı” dedi.

TİTCK’nın faaliyet gösterdiği alanlar hakkında bilgi veren Ayar, klinik araştırmalarla ilgili olarak ilaç ve tıbbi cihazlara odaklanan iki ayrı dairenin aktif çalıştığını da ekledi.

‘Etik Değilse Bilim Sayılmaz’

ICON PLC Klinik Operasyonlar Direktörü Ebru Öncü, açılış konuşmasında eğitim programının yalnızca teknik bilgi aktarmayı değil, araştırmacılar arası etkileşim ve ortak değerlerin inşasını da hedeflediğini vurgulayarak, “Klinik araştırmalar yalnızca bilgi üretimi değil; etik kurallar çerçevesinde yürütülmesi gereken, uluslararası standartlara uygun, toplum sağlığına doğrudan katkı sağlayan çok yönlü bir süreçtir. Bu eğitim, iş birliğini ve bilimsel dayanışmayı güçlendirmek açısından da çok kıymetlidir” dedi.

‘Her Gün Yeni Bir Şey Öğreniyoruz’

Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Tıbbi Onkoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Özgür Özyılkan, geçmiş deneyimlerinden yola çıkarak klinik araştırmaların eğitim, tecrübe ve etikle bütünleşmesi gerektiğini anlattı. “Ben bu yola 1988’de çıktım. Her gün bir şey öğrenmek mümkün. Bugün burada olmak, birlikte gelişmek için büyük bir fırsat” diyen Özyılkan, merkezin ulaştığı bilimsel düzeyin uluslararası arenada dikkat çektiğini de ekledi.

Eğitim Başlıklarıyla Güçlü Bir Program

Klinik araştırma tanımı, faz çalışmaları, iyi klinik uygulamalar, yasal düzenlemeler, etik ilkeler, gönüllü onam formları, hasta vizitleri, advers olay raporlanması ve takibi gibi başlıklarla eğitim programı gün boyu interaktif bir şekilde devam etti. Program sonunda yapılan değerlendirme testi sonucunda katılımcılara TİTCK onaylı katılım ve başarı belgesi verildi.

Related Posts

Komşuda virüs alarmı verildi

Yunanistan Ulusal Kamu Sağlığı Kurumu (EODY), sivrisinek ısırmasıyla bulaşan Batı Nil virüsüne karşı halkı uyararak, özellikle yaz ve sonbahar aylarında koruyucu önlemlerin alınması gerektiğini bildirdi.

Dijital kalabalıkta hepimiz yalnızız!

Dijital iletişim araçları herkesi birbirine bağlı gibi gösterse de, gerçek ilişkiler giderek yüzeyselleşiyor. Sosyal medyanın bağ kurma vaadinin yerini “beğenilme yarışına” bıraktığını belirten Uzman Psikolog Gizem Ünveren, insanların kalabalıkta kendini yalnız hissettiğini söyledi. Sürekli ekrana odaklanmanın yüzyüze iletişimi zayıflattığını ifade eden Ünveren, yalnızlığın modern hayatın kaçınılmaz sonucu olduğuna dikkat çekti. Ünveren’e göre bu durum bilinçli ekran kullanımı, sosyal etkinlikler ve empatiyle aşılabilir.

Sıcak hava MS hastalığını nasıl etkiler? Uzman görüşü

Bir sinir sistemi hastalığı olan Multipl Skleroz’un (MS) kadınlarda erkeklere oranla yaklaşık 1-1,5 kat daha fazla görüldüğünü söyleyen Nöroloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Meltem Can İke, hastalıkta tanının genellikle 20-40 yaş arasında konulduğunu belirtti.

Çocuğunuz ekran başında dakikalarca oturuyorsa…

Çocuk Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Nevzat Aykut Bayrak, çocuklarda kabızlık şikayetlerinin arttığını belirtti. Ekran başında geçirilen uzun saatler, hareketsizlik ve yanlış beslenme bu sorunun temel nedenleri arasında yer alıyor.

Dondurma ve muhallebiye tat vermekten çok dada fazlası! Stres azaltıyor, sindirime yardımcı oluyor

Vanilya fasulyesi olarak da bilinen vanilya çubuğunun, vanilya orkidesi bitkisinin meyvesi olduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Didem Yıldız Küçük, vanilya çubuğu hakkında önemli bilgiler verdi.

Peş peşe alarm dengeyi bozar! Sabah uyanmakta zorluk çekenler için ipuçları

Sorunun altında yatan temel nedenleri belirleyin, tedavi için destek almaktan çekinmeyin, uyku ataletini en aza indirin ve hiçbir şey işe yaramazsa zorla kalkın! Tamam da nasıl?