Uzmanlar uyarıyor: Kestane yerken kalori hesabını unutmayın!

Kış aylarının vazgeçilmez lezzetlerinden kestanenin fazla tüketildiğinde kilo aldırabileceğini belirten Uzman Diyetisyen Çisem Gündüz, “3-4 kestane yaklaşık 80 kaloriye denk geliyor. Bu nedenle fazla kalori almamak için tüketimi sınırlandırmalıyız” dedi.

KESTANE YÜKSEK KALORİ İÇERİYOR

Soğuk kış akşamlarının en sevilen atıştırmalıklarından biri olan kestane, yüksek karbonhidrat içeriğiyle dikkat çekiyor. Uzman Diyetisyen Çisem Gündüz, kestanenin kalori bakımından 1 dilim ekmekle eşdeğer olduğunu belirterek, kilo kontrolü sağlamak isteyenlerin tüketimine dikkat etmesi gerektiğini vurguladı.

“KESTANEYİ ARA ÖĞÜN OLARAK TÜKETİN”

Acıbadem Adana Hastanesi’nden Uzman Diyetisyen Çisem Gündüz, kestanenin daha çok ara öğünlerde tüketilmesi gerektiğini belirtti. Akşam yemeğinden sonra tüketilen kestanenin gereksiz kalori alımına neden olabileceğini ifade eden Gündüz, “Danışanlarımıza genellikle ara öğünlerde kestane tüketmelerini öneriyoruz. Akşam yemeğinde yeterince kalori alındığı için yemek sonrası kestane yemek kilo alımına sebep olabilir. Bu nedenle kestaneyi akşam değil, gün içinde ara öğün olarak tüketmek daha sağlıklı olacaktır” dedi.

DİKKATSİZ TÜKETİM KİLO ALIMINA YOL AÇABİLİR

Kestaneyi özellikle dışarıda kızartılmış olarak tüketenlerin dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Gündüz, “Kokusu ve tadı cazip olan kestaneyi genellikle paket halinde alıyoruz ve farkında olmadan fazla tüketiyoruz. Bu yüzden mümkünse en küçük paketi tercih edin. Eğer içinde 4 adetten fazlası varsa, başka bir öğünün yerine tüketmeye özen gösterin” ifadelerini kullandı.

“3-4 KESTANE 80 KALORİ”

Kestanenin besin değeri hakkında bilgi veren Gündüz, “Orta büyüklükte 3 kestane, 1 dilim ekmekle aynı kaloride. Kestane çok faydalı bir besin ancak kalori değerini göz önünde bulundurarak tüketmek gerekiyor. Özellikle insülin direnci olanlar, tip 2 diyabet hastaları ve kilo kontrolü sağlayan bireyler dikkatli olmalı. Fazla tüketildiğinde kan şekerinin yükselmesine ve kilo alımına neden olabilir” diye konuştu.

Related Posts

Japon usulü yürüyüş! Tüm dünya bu yöntemi deniyor, sosyal medyada yer yerinden oynadı

Fitness çılgınlıklarının sosyal medyayı çepeçevre sardığı bu günlerde son zamanların en popüler konusu ‘Japon yürüyüşü’ oldu. Kolay, hızlı ve kan basıncını düşürmeyi vaat eden bu yöntem düzenli bir şekilde uygulanırsa hızlı sonuç veriyor. Peki nedir bu Japon yürüyüşü?

Zayıflama baskısı gençleri anoreksiya riskiyle karşı karşıya bırakıyor

Prof. Dr. Fatma Çelik, zayıflama baskısının, yetersiz yemek yeme ve aşırı kilo kaybetmeyle kendini gösteren yeme bozukluğu hastalığı “anoreksiya nervoza”yı tetiklediğini belirtti.

Beyin damar tıkanıklığında ilk 6 saatin önemi

Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Merkez Müdürü Prof. Dr. Birol Özer, beyin damar tıkanıklıklarında erken müdahalenin önemine değinerek, “İlk 6 saatte yapılan müdahaleler hastanın yaşam kalitesini belirlemektedir ve bu kritik süreçleri başarıyla yönetiyoruz. Klinik uygulamalar, sadece tedavi geliştirmek değil; nitelikli bilgi üretmek, etik değerleri yaşatmak ve sağlıkta kaliteyi sürdürülebilir kılmak demektir” dedi.

Komşuda virüs alarmı verildi

Yunanistan Ulusal Kamu Sağlığı Kurumu (EODY), sivrisinek ısırmasıyla bulaşan Batı Nil virüsüne karşı halkı uyararak, özellikle yaz ve sonbahar aylarında koruyucu önlemlerin alınması gerektiğini bildirdi.

Dijital kalabalıkta hepimiz yalnızız!

Dijital iletişim araçları herkesi birbirine bağlı gibi gösterse de, gerçek ilişkiler giderek yüzeyselleşiyor. Sosyal medyanın bağ kurma vaadinin yerini “beğenilme yarışına” bıraktığını belirten Uzman Psikolog Gizem Ünveren, insanların kalabalıkta kendini yalnız hissettiğini söyledi. Sürekli ekrana odaklanmanın yüzyüze iletişimi zayıflattığını ifade eden Ünveren, yalnızlığın modern hayatın kaçınılmaz sonucu olduğuna dikkat çekti. Ünveren’e göre bu durum bilinçli ekran kullanımı, sosyal etkinlikler ve empatiyle aşılabilir.

Sıcak hava MS hastalığını nasıl etkiler? Uzman görüşü

Bir sinir sistemi hastalığı olan Multipl Skleroz’un (MS) kadınlarda erkeklere oranla yaklaşık 1-1,5 kat daha fazla görüldüğünü söyleyen Nöroloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Meltem Can İke, hastalıkta tanının genellikle 20-40 yaş arasında konulduğunu belirtti.